RAND Europe araştırma ortamında ruh sağlığını araştırmak amacıyla araştırmacılar arasında belirli ruh sağlığı ihtiyaçları olup olmadığına, araştırma ortamında hangi müdahalelerin dikkate alındığına ve bu müdahalelerin araştırmacıların ruh sağlıklarını ve iyilik hallerini karşılamada etkili olup olmadığına yönelik çalışmalar yaptığı raporunu yayımladı: Understanding mental health in the research environment

Araştırmacılar arasında belirli ruh sağlığı durumlarının yaygınlığına ilişkin yayınlanmış sınırlı kanıtlar olmasından dolayı RAND Europe çalışmasında mevcut literatürü gözden geçirerek araştırmacıların ruh sağlığı hakkında mevcut olarak bilinenleri ortayı koymayı amaçladı. İnceleme Birleşik Krallık veya karşılaştırılabilir araştırma sistemlerini içeren literatürü kapsayan Birleşik Krallık bağlamına odaklandı.

Rapor ruh sağlığının ve iyilik halinin araştırma ortamında hangi anlamlara karşılık geldiği, diğer sektörlere kıyasla araştırmacıların ruh sağlıkları hakkında mevcut durumda nelerin bilindiği ve araştırmacıların belirli ruh sağlığı ihtiyaçlarını destekleyecek hangi müdahalelerin kullanıldığı ve bunların etkilerine dair nelerin bilindiği gibi sorulara cevaplar sunuyor. Bulgular akademik personel ve lisansüstü öğrencilerin ruh sağlıkları ile ilgili ilgi çekici noktalara ışık tutuyor.

1- Ruh sağlığı ve iyilik hali araştırma ortamında hangi anlamlara karşılık geliyor? :

Çoğu mevcut literatür, araştırma ortamını diğer işyerlerinden neyin ayırdığına veya bu ortamlarda ruh sağlığı, stres ve iyi oluşun nasıl tanımlandığına odaklanmak yerine akademik iş gücü arasındaki stres düzeylerini açıklamaya ve özellikle işyerinde buna katkıda bulunan faktörleri belirlemeye odaklanmaktadır. Klinik olarak tanı koyulmuş ruh sağlığı durumlarının yaygınlığı ve bu ortamda tedavileri hakkında objektif klinik değerlendirmeye dayalı çok az kanıt vardır. Mevcut literatür tüm üniversite personelini kapsayan (hem araştırmacılar hem de diğer personeller) çok fazla sayıda çalışma ile üniversitelere odaklanmıştır. Bunun yanında ise bazı araştırmalar daha spesifik olarak araştırmacılara ve yaygın olarak doktora öğrencilerine odaklanmıştır.

2- Diğer sektörlere kıyasla araştırmacıların ruh sağlıkları hakkında mevcut durumda nelerin biliniyor? :

• Her ne kadar akademide “akıl sağlığı krizi” hakkında geniş çapta bildirilen kanıtlar olmasına ve basında yer almalarına rağmen, araştırmacılar arasında belirli ruh sağlığı koşullarının yaygınlığına ilişkin sınırlı sayıda yayınlanmış kanıt vardır. Bu literatürün çoğunu da üniversite ortamındaki akademik personel ve lisansüstü öğrenciler arasındaki iş ile ilgili stres deneyimi oluşturmaktadır.
  • Anket verileri üniversite personelinin tükenmişlik seviyelerini genel çalışan nüfusa kıyasla daha yüksek göstermektedir ve bu da onların işlerini stresli bulmalarıyla ilişkilendirilebilir.
  •  Ruh sağlığı problemi yaşama veya geliştirme riski taşıyan hem üniversite hem de lisansüstü öğrencilerinin oranı diğer çalışan popülasyonlarından daha yüksek olduğu rapor edilmiştir.
  • Lisansüstü öğrencilerin büyük bir kısmı (%40’tan daha fazlası) depresyon, duygu ve/veya stresle alakalı sorunlar veya yüksek düzeyde stres belirtileri bildirmektedirler.  

• Cinsiyet, engel durumu, cinsel yönelim, azınlık durumu ve kişilik gibi kişisel faktörler araştırma ortamında ruh sağlığı sonuçlarına katkıda bulunduğu görülmüştür. Ayrıca, kadınların erkeklere göre daha fazla strese maruz kalmalarını ve iş-yaşam dengesiyle ilgili daha büyük zorluklar yaşamalarını bildirmeleri, cinsiyet faktörünün ruh sağlığında belirleyici bir kilit faktör olduğunu açığa çıkardı.

• Raporda çalışanların stres seviyelerini etkileyebilecek iş ile alakalı altı temel durum belirlendi: iş talepleri, iş kontrolü, değişim yönetimi, iş ilişkileri, yöneticiler ve meslektaşlar tarafından sağlanan destek ve kişinin rolü hakkındaki netliği. Çalışma ortamının bu yönleri stres kaynakları olabildiği gibi strese karşı koymaya yardımcı da olabilir.
  • Doktora öğrencilerinde depresyon ve diğer yaygın ruh sağlığı sorunlarının gelişimi ile ilişkili ana faktörler, yüksek düzeyde iş talepleri ve iş-yaşam çatışması, düşük iş kontrolü, danışmandan gelen düşük destek ve karar verme sürecinden dışlanmadır.
  • Doktora çalışmasının kişinin gelecekteki kariyeri içi değerli olduğuna inanmak, kişinin kendi araştırma yeteneklerine duyduğu güveni kadar stresini de azaltır.

• Araştırma ortamlarındaki bireylerin ruh sağlığı sorunlarından ne ölçüde mustarip olduğunu dikkate almanın yanı sıra iş verenler ve kurumlar için bu sorunların başka sonuçları olduğunu kabul etmek önemlidir.
  • İş stresi ve düşük iş yeri refahı hem devamsızlık yoluyla hem de araştırmacıların gerekenden daha uzun süre işte bulunup işe devam etmeleri ve daha az üretken olmaları yoluyla genel üretkenliğin azalmasına katkıda bulunabilir
  • İş stresi ve düşük iş yeri refahı, araştırmacıların araştırmalarına ve kurumlara karşı daha düşük bağlılık seviyelerine sahip olmalarına yol açabilir.

3- Araştırmacıların belirli ruh sağlığı ihtiyaçlarını destekleyecek hangi müdahalelerin kullanılıyor? :

Araştırmacıların ruh sağlığını desteklemek için yapılan müdahalelerin etkenliğine dair kanıtlar zayıftır. Literatürde az sayıda müdahale tanımlanmıştır ve bunlardan daha da azı değerlendirilmiştir. Değerlendirmelerin yapıldığı yerlerde ya bunun tasarımı ya da takibin uzunluğu nedeniyle müdahalelerin sınırlı kullanımları vardır. Tespit edilen müdahalelerin çoğu, araştırmacıları işyeri stresiyle başa çıkma konusunda desteklemeyi amaçlamaktadır, ancak bu stresin veya iş dışındaki yaşamla ilgili streslerin temel nedenlerini ele almada etkili değildirler. Belirlenen müdahaleler genel olarak dört grupta sınıflandırılabilir: politika değişiklikleri, iletişim faaliyetleri, eğitim (training) ve sağlığın teşviki ve geliştirilmesi faaliyetleri.

4- Müdahalelerin etkilerine dair nelerin biliniyor? :

Mevcut kanıta dayalı müdahaleler ve araştırmalar sınırlı olması sebebiyle hem araştırmacıların ruh sağlığı ihtiyaçlarını hem de bunların nasıl ele alınabileceğini anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır. Birçok çalışmada uzun süreli takip eksikliği ve kontrol gruplarının olmaması bu çalışmaların kalite ve tasarımlarında sınırlamalar oluşturur.

Ayrıca raporda akademisyenler arasında hangi faktörlerin daha fazla iş tatmini sağladığı ve stres azaltan fırsatların ne olduklarıyla alakalı ek bulgulara da raporda ulaşmak mümkün.

Rapor ile ilgilenenler içindekiler kısmına aşağıdaki fotoğraftan bakabilirler: